Önceliklerinin pek farkında değilsin…


Amerika’da üniversitede doktora tez yazma aşamasında, 29 yaşındayım. Neye zaman harcadığımı hatırlamıyorum, ama o gün kızımla ilgili yapmam gereken bir şeyi ihmal ettiğimi anımsıyorum.

Eve geldiğimde eşim, ‘besbelli ki önceliklerinin pek farkında değilsin’, anlamında bir şey söyledi.

Önceliklerim mi? Bu ifade dikkatimi çekti. Düşünmeye başladım.

Nasıl bir kültür ortamında yetişmiştim. Önceliklerim bana söylenmiş miydi, önceliklerimi seçmiş miydim?

Bir soru diğerini takip etti. Ailede çocuğa görev mi veriliyor, yoksa konuşulup sohbet içinde çocuk sorumluluk alarak kendisi mi göreve talip oluyor?

Ben nasihat edilen bir kültür ortamında büyüdüm. Başka türlüsü bilinmiyordu. Bundan şikayetçi değilim.

Çoğu çocuğun bunu bulamadığının farkındayım. Üzerinde durmak istediğim, sohbet edilen aile ortamının önemi.

Nasihat ortamında görev verilir, önceliğinin ne olduğu söylenir; sohbet ortamında sorumluluk alarak önceliğine çocuk karar verir.

[quads id=4]

Yazımı bitirmeden önce kendime göre önemli birkaç söz söylemek istiyorum:

1- Değerlerini keşfetmemiş bir ailede sohbet mümkün değildir. Ne demek değerlerini keşfetmek? (Bu konuda Geliştiren Anne Baba kitabım yardımcı olabilir.)

2- Sohbetin olmadığı yerde sorumluluk bilinci gelişemez.

3- Sorumluluk bilincinin gelişemediği yerde zorunlu olarak biri diğerine görevlerini söyler ve denetler.

Rahmetli babam, “Sürme eşeği olmayın,” derdi; “sürme eşeği, dah dersin gider, çüş dersin durur.”

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Selamlar.

Doğan Cüceloğlu